"Enter"a basıp içeriğe geçin

Osmanlı Bizans İlişkileri

Osmanlı Beyliği’nin kurulup gelişmesinde, kurulduğu coğrafyanın etkisi büyüktür. Osmanlı beyleri, beyliğin Bizans sınırında kurulmasının getirdiği siyasi ve sosyal avantajları iyi değerlendirmiştir. Bu dönemde Bizans, siyasi ve askerî yönden zayıflamış, taht kavgaları nedeniyle de merkezî otoritesini kaybetmiştir.

Merkezden uzak tekfurlar, Bizans’a bağlı gibi görünse de kendi başlarına hareket etmeye başlamış, bu durum kuruluş aşamasındaki Osmanlı Beyliği’nin büyümesini kolaylaştırmıştır.

Osman Bey, ilk zamanlarda Ertuğrul Gazi’nin Rum tekfurlarıyla iyi geçinme siyasetine devam etmiş ve bu sayede beyliği güçlendirmeyi amaçlamıştır. Osmanlıların kurulduğu Bitinya Bölgesi’nde, Bilecik ve İnegöl tekfurları ön plana çıkmıştır. Kayılar, yaylak ve kışlakları arasında gidiş geliş yaparken İnegöl tekfurunun topraklarını kullanmak zorunda kalmıştır. Bu yüzden Osmanlılar, sorun yaşadıkları İnegöl tekfuruna karşı Bilecik tekfuru ile iyi geçinmeye çalışmıştır.

Osmanlıların; Bizans sınırında varlığını koruması ve geliştirmesinde, kuruluşundan itibaren uyguladığı fetih politikası etkili olmuştur. Bu doğrultuda 1285’ten sonra tekfurlar ile Kayılar arasındaki ilişkilerin seyri değişmeye başlamıştır. İnegöl tekfurunun düşmanca hareketleri nedeniyle Osman Bey, bir gece baskını ile İnegöl tekfuruna ait Kulacahisar’ı ele geçirmiştir.

Osman Bey, gelişigüzel bir fetih yolu takip etmemiş ve fetihlerini iki aşamada gerçekleştirmiştir. Öncelikle fethetmek istediği bölgenin yollarını ve çevresini kontrol altına almış ve tepki çekmeden hedefini çevrelemeye çalışmıştır. İkinci aşamada ise asıl hedef, üzerine gitmiş ve bölgenin fethedilmesini sağlamıştır. Fetihlerden önce bölge halkı ile doğrudan irtibata geçmiş ve onlara Osmanlı yönetimini benimsetmeye çalışmıştır.

Bitinya Bölgesi’ndeki etkisini artıran Osman Bey, önce İnegöl tekfurunu, Domaniç Beli Savaşı’nda yenmiş sonra da Karacahisar Kalesi’ni almıştır. Karacahisar fethinden sonra burayı merkez yapan Osmanlılar, aşiret yapısından devlet olma yolunda önemli bir adım atmıştır. Şehirdeki kilise, camiye çevrilmiş ve ulemadan Dursun Fakih buraya ilk Osmanlı kadısı olarak tayin edilmiştir. Ayrıca şehirde bir pazar kurularak vergi alınmaya başlanmıştır.

Karacahisar Kalesi (Eskişehir)
Karacahisar Kalesi (Eskişehir)

Karacahisar’ın fethinden sonra Osman Gazi, başlangıçta takip ettiği barışçı ilişkiler kurma politikasından vazgeçerek sistemli bir şekilde fetih hareketlerine girişmiştir. Bilecik tekfuru ile başlangıçta dostane ilişkiler kuran Osman Gazi, artık Bilecik’i ele geçirme zamanının geldiğine karar vermiştir. Osman Gazi’nin Bilecik üzerine sefer düzenlemesinde, Bilecik tekfuru ile Yarhisar tekfurunun Osman Gazi’ye tuzak kurması etkili olmuş ve Osman Bey, bu durumu dostu Harmankaya Tekfuru Köse Mihal’den öğrenmiştir. Osman Gazi, Turgut Alp’i İnegöl kuşatmasıyla görevlendirmiş ve burası da 1299’da fethedilmiştir. Bundan sonraki Osmanlı fetihleri, Sakarya vadisi boyunca gerçekleştirilmiş ve bir dizi sefer yapılarak Sorkun, Taraklı, Göynük tarafları ele geçirilmiştir.

XIV. yüzyılın başlarında Bizans İmparatorluğu’nun Anadolu’da etkinliği tamamen kırılmıştır. Bu yüzyılda Bizans sürekli güç kaybetmiş, sınırında kurulan Osmanlı Beyliği ise gün geçtikçe kuvvetlenmiştir. Bitinya Bölgesi’nin dinî ve sosyal yapısı da Osmanlı Beyliği’nin güç kazanmasında etkili olmuştur. Bizans’ın Anadolu’daki siyasi gücü zayıflasa da bölgedeki Rum varlığı devam etmiştir. Fethettikleri bölgelerdeki yerli halka karşı iyi davranan Osmanlılar; gayrimüslimleri yerlerinden çıkarmamış, onların bölgelerine zarar vermemiş, onları himaye ederek vergiye bağlama yoluna gitmiştir. Bununla birlikte Anadolu’nun içlerinden gelen Türkmenler de yeniyerlere yerleştirilmiştir. Böylece bölgenin Türkleşmesi ve Müslümanlaşması sağlanmıştır.

Bilecik tekfuru ile Yarhisar tekfurunun iş birliği yapması üzerine Osman Bey, Bilecik’i fethetmiştir. Bilecik’in fethinden sonra İznik hedef alınmıştır. 1301’de İznik’i kuşatan Osman Bey, şehrin çevreyle ilişkisini keserek şehri teslim olmaya mecbur bırakmak istemiştir. Osman Bey, İznikʼe İstanbulʼdan gelen yardımı öğrenince çevredeki Türkmenlerin de destek verdiği kuvvetleriyle Hersek’e inmiş ve iki ordu Koyunhisar’da karşı karşıya gelmiştir. Rum kuvvetlerinin ağır bir yenilgiye uğradığı bu savaş, ilk Osmanlı-Bizans savaşıdır. Koyunhisar Zaferi sonucunda İzmit yolu Türklere açılmış, Bursa’nın kuzey tarafı hariç diğer üç tarafındaki yollar kontrol altına alınmıştır.

Köse Mihal Türbesi (Bilecik)
Köse Mihal Türbesi (Bilecik)

Osmanlı Devleti, Bizans yönlü genişleme siyaseti takip ederken bazen çatışma bazen de uzlaşma yolunu takip etmiştir. Örneğin Harmankaya Tekfuru Köse Mihal, Osmanlıların hizmetine girerek çok yararlılıklar göstermiş ve Osman Bey’in en yakın silah arkadaşlarından olmuştur.

Osman Bey; Koyunhisar Zaferi’nden sonra Bizans’ın Anadolu’daki son önemli şehri durumundaki Bursa’yı hedef edinmiştir. Bursa’nın hücumla alınmasının zor olduğunu gören Osman Bey, şehri uzun süre abluka altında tutmak için şehrin iki tarafına iki hisar yaptırmıştır.

Bursa Hisarı
Bursa Hisarı

Uzun süren kuşatma sürecinde bölgedeki bazı Hristiyanlar da tekfurdan ümitlerini kesmiş ve Osman Bey’e bağlanmıştır. Osman Gazi; rahatsızlığı nedeniyle yapılan seferlere katılamamış, oğlu Orhan Bey kuşatmayı ve seferleri devam ettirmiştir. Orhan Bey, Bursa’nın İstanbul’la irtibatını kesmek için 1321’de Mudanya’yı fethetmiştir. Çevreden yardım alamadığı için zor durumda kalan Bursa tekfuru, şehirden ayrılmak isteyenlerin canlarına ve mallarına dokunulmaması şartıyla şehri teslim edeceğini bildirmiştir. Böylece Osman Bey zamanında başlayan ve on yıldan fazla süren bir muhasara sonucu Bursa, 6 Nisan 1326’da Orhan Bey tarafından fethedilmiştir. Fetihten sonra evini terk etmeyen ve şehirde kalan Hristiyanlara adaletle davranılmıştır.

Osman ve Orhan Bey dönemlerinde Osmanlı Devleti
Osman ve Orhan Bey dönemlerinde Osmanlı Devleti

Osmanlılar, Bursa’nın fethinden sonra yeniden İznik’e yönelmiştir. Bizans imparatoru ise hem Türkleri Boğazlardan uzaklaştırmak hem de Hristiyan dünyasında önemli kabul edilen İznik’e yardım etmek için büyük bir ordu toplamıştır. 1329’da Palekanon (Maltepe) önlerinde yapılan savaşta, Bizans ordusu mağlup edilmiştir. Bizans kuvvetlerinin mağlup edildiği bu zaferle Osmanlı Beyliği’nin İslam dünyasındaki itibarı artmıştır. Ayrıca Palekanon Savaşı sonrasında Bizans, Anadolu’da kalan son topraklarından da ümidini kesmiştir.

1301’den beri belirli aralıklarla Osmanlıların kuşatması altında olan İznik’in fethi, başka meselelerle uğraşmak zorunda kalındığı için gecikmiştir. Palekanon Savaşı sonrası Bizans’tan yardım alma ümidi kalmayan tekfur, artık kuşatmadan kurtulmanın mümkün olmadığını anlamış ve şehrin kapıları Türklere açılmıştır.

Orhan Gazi (Temsilî)
Orhan Gazi (Temsilî)

Orhan Gazi, İznik’in stratejik önemini düşünerek beyliğin merkezini bir süre İznik’e taşımış ve Bizans’a yapılacak seferlerde İznik’i üs olarak kullanmaya başlamıştır.İznik’ten sonra Anadolu’da önemli bir şehir olan İzmit, fethedilmek istenmiştir. İzmit, 1337’de teslim olmuş ve bölgenin ele geçirilmesiyle Kocaeli Yarımadası’nın fethi tamamlanmıştır.

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir