"Enter"a basıp içeriğe geçin

İtalya’dan Osmanlı’ya 28 Eylül Notası (İkinci Nota)

İtalya, 26 Eylül tarihinde zaten daha önceki antlaşmalar çerçevesinde İtalya’nın Trablusgarp üzerindeki haklarını kabul etmiş olan Avusturya-Macaristan bu durumun Balkanlara sıçramaması teminatı verilerek ikna edildi.

Daha sonra hem İtalya hem de Osmanlı İstanbul elçisi Marchall üzerinden Almanya nezdinde girişimlerde bulunmuşlar ve bu noktada İtalyan diplomasisi galip gelmiştir.

Marchall olası bir işgalin Türkiye’de hükümetin düşmesine neden olabileceğini, bu durumun bir ihtilaf doğuracağını, yabancı devlet vatandaşlarına karşı kötü muamele yapılma ihtimalinin ortaya çıkacağını ve bunun neticesinde İtalya ve diğer devletlerin savaş gemilerini göndermek zorunda kalacaklarını belirterek bu surette Şark Meselesi’nin tekrar ortaya çıkması gibi vahim bir durumla karşı karşıya kalabilecekleri uyarısında bulunmuşsa da İtalyan elçi artık geriye dönüşün olmadığını belirtmiş, sorunun mahiyet değiştirdiğini, şimdi özellikle Akdeniz dengesinin söz konusu olduğunu ve bu dengenin İtalya’nın Trablusgarp’ı alması halinde kurulabileceğini belirtmiştir.

Tüm bu gelişmelerin neticesinde 28 Eylül’de İtalya Osmanlı yönetimine reddolunması halinde savaş ilan edeceğini belirten notayı vermiştir. 24 saat süreli bu notada İtalya; Trablusgarp ve Bingazi’nin Kuzey Afrika’nın diğer kısımlarına nazaran uygarlıktan uzak kaldığını, kendilerinin bu hususta Osmanlı Devleti’ni defalarca uyardıklarını, Osmanlı’nın bu bölgelerdeki İtalyan iktisadî faaliyetlerine son dönemlerde engellemeler çıkardığını, bölgede Türk subayları ve hükümet makamlarınca İtalyan halk üzerinde kötü muamelede bulunulması yönünde tahrikler yapıldığını, bu durumun sadece İtalyanlar için değil diğer milletler için de tehlike arz ettiğini, kendilerinin bütün uyarılarına rağmen bölgeye askerî nakliye gemilerinin gönderildiğini, gemilerin gönderilmesinin durumu tamamen kötüleştirdiğini ve kendilerinin bu sevkiyatın yarattığı tehlikenin önünü almaya mecbur bırakıldıklarını belirterek İtalya’nın bundan böyle çıkarlarını, şerefini ve haysiyetini korumak için Trablusgarp ve Bingazi’yi askerî kuvvet kullanarak işgale karar verdiği vurgulanmaktadır. Ayrıca 24 saat içinde bu notaya cevap verilmediği takdirde işgale başlanacağı belirtilmiştir.

Trablusgarp Savaşı
Trablusgarp Savaşı

Osmanlı kabinesi tarafından 29 Eylül’de verilen cevapta; bölgenin gelişmemiş olması Meşrutiyet öncesi yönetimlerin sorumluluğuna dâhil edilmekte (Filvaki ahvalin bitarafane bir surette tettkikı Hükümeti Meşrutai Osmaniyenin idarei sabıkanın eseri olan bir hal ve mevkiden dolayı muatebe edilemeyeceğini teybine kifayet eder), bölgedeki asayiş bozukluğu iddiaları reddedilmekte, Derne gemisinin ise zaten İtalyan notalarından önce yola çıktığı ve erzak taşıdığı belirtilmekte, İtalya’nın işgal kararından vazgeçmesi halinde İtalya’ya istediği bütün iktisadî imtiyazların verilebileceği ifade edilmektedir.

İki ülkenin nota teatisi ile birlikte savaşın kaçınılmazlığının zaten önceden farkında olan diğer ülkeler kendi güvenlikleri için de savaş hazırlıkları yapmışlardır. Bu bağlamda Rusya, Osmanlı’nın paylaşılması ihtimalini de göz önünde bulundurarak Sarıkamış’a asker ve mühimmat yığmış, savaşın Balkanlara sıçraması ihtimalini değerlendiren Bulgaristan savaş hazırlıklarını hızlandırarak sınır boylarındaki asker ve mühimmatını arttırma faaliyetlerine girişmiş, savaş başlamadan önce tarafsızlığını ilan eden Yunanistan tedbiri elden bırakmayarak tehlikeli olabileceğini düşündüğü bölgelere asker sevk etmeye başlamış, Sırbistan ve Karadağ da aynı şekilde savaşa karşı hazırlıklar gerçekleştirmişler ve savaşın Balkanlara yayılmasından en fazla endişe duyan ülke olan Avusturya-Macaristan da böylesi bir olasılığın gerçekleşmesine karşılık sınırlarına asker yığmaya başlamıştır.

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir